Matematik
Matematik, çoğu insanın eğitim hayatında en çok zorlandığı derstir. Herhangi bir okula girdiğiniz her öğrencinin aklına yer etmiş ilk soru “Bu matematik ne işe yarayacak günlük hayatımda?” bu sorular sınıf seviyesi arttıkça genelden özele iner ve “Fonksiyon ne işe yarayacak , türev benim hayatımda nasıl bi yere sahip?” vb. pek çok soru ve sitem cümlelerine dönecektir. Matematik eğitim hayatında sadece matematik dersi adı altında kalmayacak dallanıp budaklanacaktır. Fizik, kimya, geometri gibi pek çok konuda yakamıza yapışacak. Tabi ki aklımıza gelen sorulara ilk cevap “Ticarette, alışverişte, günlük hayatın her yerinde sayılar ve 4 temel işlem var yavrum.” dur büyüklerin bu sorulara cevabı kısa ve nettir. Herkes , ilkokul mezunundan, lise mezunundan hiç okumamışından doktora yapmış olanına kadar herkes bu ve bunun gibi cevapları verir. Fakat gerçekten matematiği seven, matematiği hayatını parçası gibi gören insanlar ya da bir yerlere gelmek için matematik yapmanın zorunlu olduğunu yaşıtlarından erken anlayan öğrenciler; matematiği sevmeye çalışırlar ve kafalarından, hayatlarından bu soruları ve cevabı silerler. Matematiği bir yarışa hazırlanırken yapmaları gereken bir idman gibi düşünürler. Bir sporcu antrenmanlarında kendi branşı dışında pek çok sporla uğraşır ancak müsabaka sırasında antrenmanlarında gerçekleştirdiği şeyleri yapmayacaktır. Matematikte aslında çözüme, başarıya doğru koşarken bizlerin en büyük yardımcısıdır. Bir problem çözme sanatıdır. Düşünme ve değerlendirme sanatıdır. Beyin hücrelerinin daha hızlı hareketinin ve hayatın her anında, hem akademik hem sosyal alanda problem çözme yeteneğinin en büyük kaynağıdır.
Matematiği ve hayatı daha çekilir yapmak için aklımızda bahaneleri bir kenara bırakıp “Neden öğrenmeliyim bu baş belasını?”diye düşünürsek her şey daha kolay ve anlaşılır olacaktır.